1827 yılında Alman kimyager Friedrich Wöhler, susuz alüminyum klorürü potasyum ile karıştırarak ayrıştıran ilk kişidir. Fakat ondan da önce Danimarkalı bir fizikçi ve kimyacı olan Hans Christian Øersted alüminyumu saf olmayan bir formda üreterek literature geçmiştir.
Bundan yıllar sonra; 1886’da, Amerikalı Charles Martin Hall alüminyum elde etmek için çeşitli çalışmalar yaparak patent başvurusunda bulunsa da, onunla aynı yıl Fransız Paul Héroultda aynı teknik ile Avrupa’da patent için başvurmuştur.
Bu tesadüf sebebiyle iki bilim insanının da adını taşıyan Hall-Heroult işlemi, günümüzde alüminyum cevherinden elde edilmesine kadar tüm dünya tarafından kullanılır.
1880’lü yılların sonuna gelindiğinde, ilk alüminyum heykel Londra’da yerini alarak tarihe kaydedilmiştir. Böylece alüminyum, sanat alanında da yerini almıştır.
Sonraki yıllarda zaman içinde endüstrinin pek çok alanında milyonlarca farklı ürünün üretiminde kullanılmış ve dünya ekonomisinde büyük bir pay edinmiştir.
Alüminyum ve bileşenleri, uzay ve havacılık sanayisinde büyük bir önem taşımaktadır. Hafiflik ve yüksek dayanım özellikleri gerektiren taşımacılık, inşaat ve mimaride de yapısı sayesinde çok geniş bir kullanım alanına sahiptir.
Gelişen teknoloji ile her geçen gün üretim teknikleri geliştirilmekte, kullanım alanları artmaktadır.
<- Hakkımızda